Profesyonelizm Şartnamesi

Untitled-13Profesyonellik iş yapan herkesin benimsemesi gereken bir düşünce ve davranış biçimidir. Onun için iterseniz önce bu düşünce ve davranış biçiminin benim algıladığım şeklini açıklayıcı örnekler vereyim. Bunun başlığına da, “Profesyonelizm Şartnamesi” adını taktım. Şartname zaman içerisinde değişiyor ve gelişiyor.

Profesyonellik sadece yönetim ve yöneticiye değil herkese ait bir düşünce ve davranış biçimi’dir. İşte bazı örnekler:

• Profesyonel sorunların üzerine gider; profesyonel olmayan sorunların etrafında dolaşır ve hedefe hiçbir zaman varamaz.
• Profesyonel işine sarılır; profesyonel olmayan elinin ucu ile tutar.
• Profesyonel mesai saatlerini aşsa da işlerini neticeye ulaştırır; profesyonel olmayan, “sabah 8-akşam 6 sendromu”na yakalanmış, “Mesai bitti mi benim işim de biter” diyen otobüs yolcusudur (servis otobüsü).
• Profesyonel iş tanımından daha geniş bir sorumluluk hissi taşır; profesyonel olmayan, “Ben burada sadece çalışıyorum” dur.
• Profesyonel iş tanımının dışına da taşsa işin gereğini yapar; profesyonel olmayana göre bu işler “Benim görevim değil”dir.
• Profesyonel işlerini yerine getirebilmek için gerekli yetkiyi ne yapıp yapıp elde eder; profesyonel olmayan “Sorumluluk çok, yetkim yok” diye sızlanıp durur.
• Profesyonel, yapabileceği işleri, “Ben bu işi yaparım” diye üstlenir; profesyonel olmayan tüm işleri, “Valla kardeşim ben profesyonelim, istediğim koşullar sağlanmazsa çeker giderim” diye koşullandırır.
• Profesyonel kısıtları, engelleri aşmaya çalışan yapıcı’dır; profesyonel olmayan her vesilede, “Bu şirket adam olmaz” diyen kronik mızmızdır.
• Profesyonel orta yetenekteki personelle de görevlerini başarıya ulaştırabilir; profesyonel olmayan durmadan, “İyi adam yok ki!” diye mazeret öne sürer.
• Profesyonel üstlerini de yönetmesini becerebilir; profesyonel olmayan “Adam her işe karışıyor” diye şikayet etmekten işini doğru dürüst yapamaz.
• Profesyonel “Bu işi yapmanın daha iyi bir yolu olmalı”; profesyonel olmayan “Biz bunları eskiden beri böyle yapardık” der.
• Profesyonel “Araştırıp bulalım”; profesyonel olmayan “Valla, hiç kimsenin bişi bildiği yok” der.
• Profesyonel bir hata yapınca “Benim hatam oldu” der; profesyonel olmayan “Benim suçum değil” diye mazeret üretmekle uğraşır.
• Profesyonel dinler; profesyonel olmayan konuşma sırasının gelmesini bekler.
• Profesyonel kaybetmekten hemen hemen hiç korkmaz; profesyonel olmayan kazanmaktan gizli gizli korkar.
• Profesyonel kendisine ayıracağı daha çok zamanı olsun diye hedefe daha kısa sürede ulaşmak için daha “sıkı çalışır”; profesyonel olmayan ise kendi kafasına göre takıldığı ıvır zıvır işlerle uğraşmaktan, neticeye ulaşacak işleri yapmaya zaman bulamayacak kadar “çok çalışır”.
• Profesyonel söz verir; profesyonel olmayan vaad eder.
• Profesyonel “Olmam gerektiği kadar iyi değilim”; profesyonel olmayan, “Hiç olmazsa falanca kadar kötü değilim” der.
• Profesyonel izah eder; profesyonel olmayan lafı geveler (“Sadede gel” dedirtmekten bıktırır.)
• Profesyonel dumanlı havayı da sever; profesyonel olmayan yazdan başka mevsim tanımaz